Beykoz Escort Melis İstanbul’un Asya yakasında, Boğaz’ın kıyısında yer alan Beykoz, şehrin içinde ama kalabalıktan uzak, doğa ve tarih dolu bir semt olarak öne çıkıyor. Boğaz’ın sakin suları, yalıları, koruları ve ormanlarıyla Beykoz, huzur arayanların sığındığı bir cennet gibidir. Bu hikaye, bir gün boyunca Beykoz’u keşfe çıkan iki arkadaşın yaşadığı keyifli bir serüveni anlatıyor.
Beykoz Escort Melis İle Bir Gün: Boğazın Huzur Dolu Köşesinde Keşif
Cumartesi sabahı, Beykoz Escort Melis ve Ece uzun zamandır birlikte bir keşif gezisi planlıyorlardı. İstanbul’un yoğunluğundan biraz uzaklaşmak, ancak yine de şehirde kalmak istiyorlardı. Bu kez rotaları Beykoz oldu. Hem Boğaz’a nazır manzaralarıyla hem de tarihi yapılarıyla dikkat çeken bu semt, onları heyecanlandırıyordu.Sabah erken saatlerde buluştular ve ilk durakları Küçüksu Kasrı oldu. 19. yüzyılda Osmanlı padişahları için inşa edilen bu kasır, mimarisi ve bahçesiyle büyüleyici bir atmosfere sahipti. Melis, kasrın tarihiyle ilgili bilgileri okurken, Ece bahçede dolaşıp Boğaz’ın manzarasına karşı fotoğraflar çekiyordu. Küçüksu Kasrı’nın ihtişamlı yapısı, Boğaz’ın serin esintisiyle birleşince huzur dolu bir başlangıç yapmışlardı.
Kasrı gezdikten sonra, Beykoz’un en ünlü doğal alanlarından biri olan Beykoz Korusu’na yöneldiler. Melis doğa yürüyüşlerini çok severdi, Ece ise her zaman Boğaz’ın çevresinde vakit geçirmeyi tercih ederdi. Ancak Beykoz Korusu, ikisinin de hoşuna gidecek kadar geniş ve huzur dolu bir yerdi.
Korunun içindeki yürüyüş yolları boyunca ilerlerken, Melis çocukluk yıllarında ailesiyle sık sık buraya geldiğini anlattı. O zamanlar buraların daha az bilindiğini, şimdi ise keşfetmek isteyenler için popüler bir alan haline geldiğini söyledi. Ancak yine de Beykoz Korusu’nun genişliği sayesinde kalabalıktan uzak, doğanın içinde kaybolmuş gibiydiler.
Biraz yürüdükten sonra korunun içindeki küçük göletin kenarında mola verdiler. Gölün üzerinde süzülen kuğular ve etraftaki sakinlik, onları şehir hayatının stresinden tamamen koparmıştı. Beykoz Escort Melis ve Ece, burada vakit geçirirken doğanın dinginliğiyle rahatladılar.
Öğle saatlerine doğru, iki arkadaş Beykoz’un en önemli tarihi yapılarından biri olan Anadolu Hisarı’na yöneldiler. 14. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu tarafından Boğaz’ın kontrolünü sağlamak amacıyla inşa edilen bu hisar, tarihin derin izlerini taşıyordu. Hisarın yüksek taş duvarlarına bakarken, geçmişin burada hala canlı olduğunu hissettiler.
Anadolu Hisarı’nın Boğaz manzarasına bakan köşesinde durup denizi izlediler. Melis, hisarın yapılış amacını anlatırken Ece, manzaranın tadını çıkardı. Karşı kıyıdaki Rumeli Hisarı’nı görüp, iki hisarın İstanbul’un fethinde oynadığı rolü düşündüler. Ece, bu tarihi alanların sadece yapılar olmadığını, aynı zamanda birer hikaye taşıdığını fark etti.
Beykoz Sahilinde Bir Akşamüstü
Gün batımına doğru, Melis ve Ece Beykoz’un sahil şeridine yöneldiler. Boğaz’ın kenarındaki sahil yürüyüş yolu, deniz kenarında rahatlamak ve günün yorgunluğunu atmak için mükemmel bir yerdi. Yürüyüş yaparken, sahildeki balıkçı teknelerini izlediler. Ece, Boğaz’ın üzerine yavaşça inen gün batımını fotoğraflarken, Melis denizden gelen hafif esintinin tadını çıkarıyordu.Boğaz’dan gelen hafif rüzgar, yaz akşamının sıcaklığını dengeliyor ve İstanbul’un büyüleyici manzarasını onlara sunuyordu. Gözlerinin önünde İstanbul Boğazı, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan bir tablo gibi duruyordu.
Burada her şey daha sakin, daha huzurlu,” dedi.Beykoz Escort Ece ise Boğaz’ın büyüleyici güzelliğine bir kez daha hayran kaldığını belirtti. İstanbul’un bu köşesinin keşfedilmemiş birçok güzelliği sakladığını fark ettiler.